20 Şubat 2017 Pazartesi

YABANCI - VEYL KİTAP YORUMU ( YABANCI #2 )



ARKA KAPAK

Tanrı, şeytanın inini cennete sakladı.

Kahverengi gözleri bana kabuk bağlamış yaraları anımsatan küçük bir kız çocuğu tanıdım. Onu parçaladım, mahvettim, yok ettim. Onu korudum, kurtardım, var ettim. Zihnimi durduramadım. Bir rüzgâr esti ve tavandaki lamba uğursuz bir ses çıkararak yavaşça sallandı. Gökyüzümü kara bulutlar kapladı, yağmur yağdı. Terk edilmiş bir kasabada geceler kimsesizdi, güneş yok oldu, ay sabah olunca doğdu. Boş bir arazide bir yel değirmeni döndü, döndü, döndü… 

Sonra sana bir masal anlattım. 

Ve seni ölüm uykusuna yatırdım.










YORUM

"Onun sesinde özgürdüm.

Onun sesinde bir ölü kadar özgürdüm.

Ben mi gariptim , Ediz mi garipti , yoksa hayat mı garipti , bilmiyordum.

Pırıl pırıl bir örtü olan gökyüzü üzerime serilmeye başlarken bir salıncakta bilinçsizliğe doğru sallanıyordum.

Ediz , " Senin ruhun küçüğüm..." diye fısıldadığında gökyüzü üzerime kapanmak üzereydi. "Senin ruhun büyüdükçe güzelleşen o çirkin ördek yavrusu gibi . Ölümün büyüdüğün an olacak ve sen beyaz bir kuğuya dönüşeceksin. "





Yoruma başlamadan önce Yabancı Serisi'nin ilk kitabında da söylediğim gibi bu kitap , bu seri benim için hep ayrı bir yerde olup , ister 17 yaşında ergen olayım ister 21 yaşında üniversite öğrencisi olayım her zaman ismini duyduğum anda bile içimi titretecek bir güce sahip.

Sanırım bunun nedenini hiçbir zaman anlayamayacağım.

İlk kitabı okuduğumda da beni yerle bir eden hislerle bir süre uğraştım , ikinci kitabı bitirip kapağını kapattığımda da .

Öncelikle Veyl'in ilk kitaba nazaran daha güçlü, daha oturaklı bir kurguyla başladığını söylemek isterim. Yazarın kalemini , onun ağdalı bir dil kullanmasını okumaktan daima zevk aldım. Ama Veyl de bu betimlemeler , kullanılan dil beni gerçekten kendine hayran bıraktı.Üstelik bir kaç kısım hariç , ilk kitap da rahatsız olduğum anlamsız tekrarlara gidilmemişti.

Ben kitabı ,yani ikinci kitapta olan kısmı zaten Wattpad de okumuştum. Bu yüzden kurgu açısından (sonu haricinde ) bir şaşırma hissetmedim .

Eklemeler de olmuştu tabi . Küçük ip uçları , okuyucuya kafasında soru işaretleri bıraktıran bazı detayları okurken , Wattpad de okuduğum kurgunun tekdüzeliğini aşmıştı.

Var olan bir kurgunun üstüne yeni bir şey eklenmesini beklemiyordum tabi ki.Kitabı elime aldığımda da okunan kısımları tekrar okumak beni rahatsız etmedi bu yüzden. Zaten asıl olayın , asıl detayların , asıl kurgunun 3.kitapta olacağını mantıken tahmin ettim .
Veyl bir geçiş , asıl kurgunun ilk basamağı bana göre.
Karakterlerin kendilerini keşfetmesi , sona doğru yaklaşırken birbirlerine daha da kenetlenemebilmeleri için olan olayları okumak açıkçası beni tatmin etti. 



  • Veyl'in karakter incelemesini yaparken bir şekilde hep tıkanıp kaldım. Zaten beni kitaba çeken , içimi sızlatsa da bir mazoşist gibi kitabı elimden bıraktırmayan detayı karakterleri.
    Özellikle Doğa , benim okumaktan korktuğum , canımı alabildiğince acıtan bir karakter.

    Serinin ilk kitabından bu yana olan olayların altından kalkmaya çalışması , her yıkılışında okuyucuya aktarılan o sessiz çığlıkları okumak daima beni yaralamıştır.

    Her zaman söylerim , bir kitabın benim beğenimi kazanmasının tek nedeni bende bıraktığı hislerdir . Duyguyu aktaramayan , karakterlerini hissedemediğim bir kitap ne kadar çok satsada bu öğeler olmadıkça benim umrumda olmaz .

    Veyl'in sevip , ona bu kadar hayran olmamın nedenlerinden biri bu işte .

    Bu kitap feryat ediyor.
    İçimi sızlatıyor.

    Bir şekilde kitabın içindeki karakterler ile özdeşleşiyorsunuz okurken. Bu yazarın saygı duyduğum bir başarısı bence.

    Yabancı Serisi'nin kurgusunu hiçbir zaman klişe bulmadım . Olayların gidiş yönü bunu da bir şekilde sonunda kanıtladı zaten.
    Hiçbir tahminim tutmayıp , beni yerle bir eden sonuyla , kafamda soru işaretleri ile üçüncü kitabı merakla beklememi sağladı.
    İşte burada kurgunun asıl zekası Ediz'e geçiyoruz . Doğa'nın üzerinden giden duygusal yoğunluk , Ediz ile kitabı farklı bir kulvara sokuyor. Geriliyoruz, heyecanlanıyoruz.

    Kitabın sonu hakkında tabiki detaylı yazmayacağım ama yazarın keskin zekası Ediz'e aktarılınca ortaya gerçekten şaşırtıcı bir son çıkmış. İlk kitapta ki ip uçlarını hatırlarsak tahmin edilir ama kurgu , yazarın betimlemeleri ile o kadar farklı yerlere odaklanıyor ki tahminler tutmuyor. En azından benim tutmadı.
    Sonuç olarak o son beni acayip kırdı.

    İlk kitap ile karşılaştırınca Veyl bence daha profesyonel ,daha detaylı daha duygusal daha iyi olmuş.
  • Dediğim gibi her ne kadar birbirleriyle kıyaslasam da ikisinde her zaman farklı bir yeri olacak benim için .

    Bir bütün olarak bakınca eksikler tabi ki var. Betimlemeler sürekli aynı imgeler etrafında dönüyor . Kurgunun bazı kısımlarında detaylandırmalar yok ancak biz zaten kusurlu karakterler okuyoruz .
    Okurken , daima seveceğim bir seri devamı oldu benim için Veyl.
    Yıllar geçse de elime aldığım anda hem çocuk gibi sevindiren hem de derin bir hüzne boğan bu hikaye daima özel olacak.

    Puanım ; 4/5


0 yorum:

Yorum Gönder

 

Hunharca Okuyan Kız Template by Ipietoon Cute Blog Design and Bukit Gambang